Gidiş-Dönüş Öğrenci, Varan Yolcusu

Varan Aldığım projeler gereğince son dönemlerde ayda 2 kez İstanbul’a gelir oldum. Ve tabi şuan yine İstanbul’dayım 🙂 Gidiş-dönüş yolculuğunu ise sürekli Varan ile yapmaktayım. Sanırım geçen yılın Ocak ayında Zonguldak-İstanbul arası karşılıklı seferleri başlamıştı. Varan yetkililerinin sadece yolculuk değil insanlara bu yolculukta güzel anılar yaşatmak için çabalıyoruz anlamında bir sözlerini duymuştum. İnanın gerçekten doğru 🙂 İşte benim Varan anılarım 🙂

Çok yolculuk ettiğim söylenemez fakat şuan aldığım biletlere bakıyorum da, gidiş-dönüşlü 6 bilet almışım ki 12 sefer oluyor sanırım. 13. seferimde çarşamba akşamı oldu 🙂 14 ‘te cumartesi inşallah 😀 Tabi bu Varan Miles kartım ile olanlar. Ondan öncesi de yok değil.

V.Ö.
Valla nasıl anlatsam bilmiyorum. Hani otobüs yolculuğu genelde sıkıntı verir insana. Hele koltuklar rahat değilse, dizleriniz sıkışıyorsa, otobüste tuhaf bir müzik çalıyorsa, yolculuk sadece çay ve koladan ibaretse, akşam yolculuklarında yastık yerine yanınızdaki kişiyi kullanmak zorunda kalıyor ya da kafanızı cama vura vura gitmek zorunda kalıyorsanız, WC si olup kullanılmayan cinstense otobüs v.s. v.s. Benim görüşümce cinsiyet ayrımı yapmadan insanların yolculuklarında dikkat ettiği noktalar bunlar. Varan’dan Önce Zonguldak-İstanbul arasında böyle yolculuk ediyordum şahsen.

V.S.
Aslında Varan’dan Sonrası da anlatmakla bitmez. Ama 2 kelime: Evinizde gibisiniz.
Sınırsız servis, kişiye özel müzik sistemi, otobüs içini sürekli havalandırma, güler yüzlü ve ilgili personel v.b. diyebilirim.

Tabi aradaki farkı görüyorsunuz. Doğal olarak V.Ö.’nden V.S.’na geçmemiz de kolay olmadı değil 😀 Bazı noktalarda şaşırdık bazı yerlerde güldük, bazen “aaaaaa filmlerde gösterilen uçak yolculuklarındaki içecek servis arabasına benziyor, eee yuhh yani bak olm adamlar bunu bile düşünmüşler v.b.” dediğimiz anlar oldu. İşte bu süreç boyuncaki anılarım ve izlenimlerim 🙂

Anılar şimdi gözümde canlandılar

1. Yukarıda WC farkı demiştim hatırlarsanız. Yok yok ben kullanmak zorunda kalmıyorum. Fakat V.Ö.’den önce hiç WC’i kullandıran bir otobüs firması görmemiştim. Hatta sorulmuştu bir keresinde ve bilmem bir temizlik maddesi yok o yüzden olmaz yanıtı alınmıştı. Önceki yolculuklarımın tekinde bu aklıma geldi ve dikkat ettim otobüs içindeki duruma. 4 bayan 2 erkek WC kullandı ve ben de helal olsun dedim harbiden. Hani şu son günlerde Cem Yılmaz’ın Opet reklamında geçen “Arabanın hakkını ver” cümlesi var ya! İşte aynen o.. Varan yolcunun cidden hakkını veriyor.

2. Varan’la seyahate başladığım ilk günlerde hayli komik ve şaşkınlık dolu olmuştu benim için. V.Ö. sorsanız otobüs yolculuğundaki ikramın cola, çay, kahve, kek – cola – kahve derdim. Fakat V.S. bu küme hem genişliyor hem de artık işin içine olasılık giriyor. Cidden! Bakın menüyü hemen çıkarayım size ve kümenin büyüklüğü görün. Ve ortalama 4 saatlik bir yolculuk boyunca servis yapan arkadaşın her 15 dk arayla size istekleriniz için geri döndüğü ve her seferinde farklı isteklerde bulunabileceğinizi düşünürsek… pehhhh diyorum bu döngü ve olasılık durumu alır başını gider 😀 V.S.’den sonraki otobüs ikramları bakınız: cola, ayran, soda, demleme çay, sallama çay, nescafe, bitkisel çaylar, karışık meyve suyu, vişne suyu, süt, ayran, lite cola, jambon sandaviç, kaşarlı sandaviç, topkek, tutku, çubuk kraker, kepekli bisküvi gibi birşey de görmüştüm(yemem hiç o yüzden adını unuttum 😀 ) .. . Bu liste daha da uzuyor inanın. Ben böyle bir servis yaşamadım. Ve ilk gördüğümde yanımdaki arkadaşa demiştim “Olm kim yiyip içecek bu kadar şeyi”

3. Şu koltuk arkalarındaki 8 kanallı radyoda gerçekten çok güzel. Sanırım 3. kanaldı. Akşam yolculuklarında burada çok baba slow parçalar çalınıyor. İçiniz gidiyor valla. Off offf çekiyorsunuz geçmiş aşklarınıza. Geçenlerde gelirken çok güzel bir olay yaşandı. Saat 22.05 gibiydi. Artık Zonguldak Kozlu’suna 30 dakikalık yol kalmış. Şuan hatırlamıyorum fakat çok hoş bir şarkı çalıyordu radyoda. Ben de otobüstün arka koltuklarında yolculuk ediyordum ve biraz da onun rahatlığı ile mırıldanmaya başladım şarkıyı. Elde değil mırıldanmamak.. Şarkının tam bitişine doğru hani müzik sesi kısılıyor ya iyice. İşte o anda otobüs içindeki sesleri de duymaya başlıyorsunuz. O an otobüsün diğer tarafındaki koltukta oturan bir teyzeninde mırıldandığını farkettim. Ki o an ben de mırıldanmaktaydım ve hiç bozmadan kafamı sesin geldiği yere çevirdim. Bir an teyzeyle göz göze kaldık. O gülümsedi ben de güldüm tabi duruma. Bu unutamadığım en güzel anlardan biriydi. Bu denli evinizde hissediyorsunuz kendinizi işte 😀

4. Bu kez bir İstanbul’a gidiş yolculuğu. Yastağı cama dayayıp kafamı yaslamış biraz gözlerimi dinlendiriyordum. Biran yastığı düşürdüm koltuğun altına. O an da görevli arkadaşımız (bizlerin deyimi ile muavin 😀 ) geçiyordu ve hafiften seslendim ve yastığın düştüğünü belirttim. Gelen yanıt gene beni şaşkınlıkla mutluluk, huzurla güven arası birşeydi. Ne mi dedi? “Önemli değil beyefendi. Ben size hemen yenisini getiriyorum siz rahatınıza bakınız.” Ama dedim hani kaldırsaki, olur üstüne felan basılır? “Boşverin siz nasıl rahat ederseniz, basabilirsinizde. Nasıl olsa biz tüm yastıkları yolculuk sonunda yıkıyoruz”

5. Bu kez geçen hafta dönüşümde yaşanıyor. Binmeden dergi almıştım ve onu okuyordum o an otobüste. İçtiğim cola bitmişti ve muavin arkadaşa “Kaldıysa eğer biraz daha cola alabilir miyim” dedim. O ise bana “o nasıl bir söz öyle” diyerekten güldü. Dedim bilmem ki hani yolun sonu geldi, sürekli servis yaptınız belki bitmiş olabilir dedim. “Yok yok bitmez bizde cola” yanıtını verdi. Tabi bu muhabbet karşılıklı gülmelerle olunca dedim “Sizin stoklar sağlam demekki. O zaman ben cola alayım” Ve yanıt “Ne yazık ki beyefendi, kolamız bitti” O an iyi güldük 😀 Sonuç olaraksa dergiyi gelen kolayı içerek devam ettim okumaya 🙂

6. Yine birgün İstanbul’a gidiyorum. 47 numarayı almıştım ki en arkası. Yolculuk esnasında muavin arkadaş geldi ve “Beyefendi eğer acıkırsanız elinizi koltuğun arkasına uzatmanız yeterli.” Koltuğun arkasındaki koltuklarda da sandaviçler ve krakerler diziliymiş tabi 😀

7. Bu kez gelirken.. Film izliyorduk ve ben koltuğuma yaslanmışım böyle.. Elimde çok sevdiğim için tercih ettiğim çubuk kraker ve kolam… oohhh misss.. Evde de böyleyimdir. Film izlerken illa birşeyler atıştırırım. Cips ya da mısır patlağı olur genelde ama otobüste te mısır patlağı dağıtılırsa film esnasında işte o zaman bomba olur sanırım 😀

8. Bir seferinde de akşam 6 otobüsüne yer bulamadım. O zaman dedim gece otobüsüne bineyim. Öyle de oldu zaten. Yolculuk esnasında (sanırım sabahın 4.30 gibi) bir baktım kahvaltı servisi başladı 😯 Zeytin ezmesi, peynir , ekmek v.b. yani..

Şuan aklıma gelenler bunlar 🙂 Düşünsem daha da çıkar sanırım. Fakat dediğim gibi evinizde gibisiniz. Tüm yolcular halinden memnun. Kimse kimseyi rahatsız etmiyor.. Herkes yeterince ilgili ve anlayışlı. Daha ne olsun diyorsunuz.

Tabi bu kadar memnun olunca herkese tavsiye ediyorsunuz. En başta ailenize. Dedim baba bak böyle böyle. Paşa paşa gidiyorsun siz en iyisi Varan’a binin bir kere. Ki o dönemde bizimkiler İstanbul’a gidecekler. Öyle de yaptılar ve gidiş-dönüş Varan’daydılar. Sonrasında sordum memnun da kalmışlar 🙂

Bir diğer güzel nokta ise, koltuğunuzu seçerek istediğiniz gün için internetten bilet satın alabilmeniz. Örneğin gelmeden önce bir yazı hazırlıyordum. Şimdi terminale inip bilet almaya kalkmam bana en az 30 dk’a patlayacaktı. Hemen girdim www.varan.com.tr ‘dan kalkışa 2 saat kala biletimi aldım gidiş-dönüş öğrenci olarak. Yani firmaların bu kolaylıkları sağlamaları insanlara çok güzel birşey. Ki isterseniz telefondan da satın alabiliyormuşsunuz biletinizi.

En son ise üst model otobüslerinde bulunan GPRS ile internet bağlantısının bizlere sefer yapan alt model otobüslerine de gelmesini beklemekteyiz 🙂 Evet evet otobüste internet keyfi… Düşünsene bu yazıyı otobüste yolculuk esnasında yazdığımı? 😀 Ya da yolculuk esnasında otobüsün içinden webcam, dijital kamera v.b. ile bir kare yakalayarak “İşte Zonguldak-İstanbul Arası gidiş-dönüş öğrenci Varan keyfi” diye bir başlık altında o resmi de paylaştığımı 🙂

Neyse bu üstün hizmetlerinden ötürü Varan ailesi ve personeline teşekkürlerimi ben de bu şekilde sunmak istiyorum. Ve ekliyorum ki diğer şehirlere Varan’sız gitmek biraz zor olacak 🙂 Ya da İstanbul-Ankara arası gitmek istesek Varan’a binemeyecek olmamız. Duyduğuma göre diğer şehirlerdeki seferleri çok pahalıymış Varan’ın. Öğrenciyiz hani, o yüzden. Fakat Zonguldak-İstanbul arası diğer firmalar ile neredeyse aynı ücrette ve her zaman öğrenci için ideal 🙂