Akşam oldu hüzünlendim yine. Tabi bilmem ki neden gelir bu hüzünler arada ve neden çeker gider. Aslında bilirim de, bildirmem kimseye. Akşam oldu hüzünlendim yine, içime bir burukluk düştü. Ezildim, güçsüzleştim bir anda..Çaresiz gibi kaldım yüksek bir ağacın dalında, nasıl ineceğimi hesap edercesine umutsuzca.. Arada bir winamp incecikten bir kar, arada bir de sarı zeybek diye kulağımı çınlatır ve beni kendime getirir.. O beni uyandırır ama ben yine rüyaya dalarım..
Akşam oldu hüzünlendim yine. Kim bilir ne için? yoksa kim için.. Belki sebepsiz bir hüzün bu benimkisi, ya da nedenini asla öğrenemeyeceğim. Ama belki de, nedenininde altında bir sebep olsa gerek, her nedenin bir sebebi olduğu gibi. Ya da her sebebin bir nedeni..
Akşam olur ben hüzünlenirim. Bir ağırlık çöker üstüme yalnız kaldığımda. İçim bir buruk olur, uğraşamak istemez birşeyler ile.. Oysa ben çok neşeli bir insanım, daima ama daima gülerim.. Fakat nedensizliğin vermiş olduğu bu sebepsiz hüzünleri atamam..
Akşam oldu ve ben yine akşam oldu hüzünlendimlerdeyim 😛 Ama akşam yerini geceye bırakmaya başladı ağır ağır.. Ve yeter olsa bu kadar hüsünlenmek. Çünkü daha yeni başlıyor gecesine girdiğimiz şu gün ve ilk 3-5 saatini geçirinceye kadar yeni günün….